20 Kasım 2013 Çarşamba

Son Çocuklar

   10 ya da 11 yaşındaydım.O zamanlar 2-3 haftada bir gezmeye giderdik.Aile ziyaretine ya da markete falan.O günde Mustafakemalpaşa'nın bir köyüne gitmiştik.Babamın iş arkadaşının evine davetliydik.Adamın 2 kızı vardı biri benden 1 yaş büyük diğeri ise 4-5 yaş küçüktü.Çok güzel vakit geçiriyorduk oyunlar oynuyorduk şarkılar söylüyorduk.Giderken büyük kız elime 2 kitap tutuşturdu.Biri ders kitabıydı geçen sene kullanmış yarısı boş.Diğeri ise eğlence kitabı içinde fıkralar, komik hikayeler, ilginç bilgiler vs vardı.Mutlu olmuştum bunları alınca.Gece arabayla eve dönürken ay ışığında okumaya çalışıyordum ama nafile.Eve varınca uyumam lazımdı malesef yarın okul var.Kitaplara bakamadan uyumuştum.Bütün gün aklımdaydı kitaplar ama şu ders kitabı pekte ilgimi çekmemişti.Eğlence kitabı varken oda neydiki?
   Neyse okuldan geldim çantamı fırlartıp daha üstümü değiştirmeden fıkra kitabını alıp oturma odasına koştum.Açtım televizyonu da bir gözüm televizyonda bir gözüm fıkraları eğlenceli ve ilginç hikayeleri okuyor.O kitabı kısa sürede okuyup bitirdim ben.Ama hiç ders kitabına elimi bile sürmüyorum.Günler yavaş yavaş geçti.
   Nisanın ortalarıydı.Her öğrenci gibi benimde aklımda yaz tatili vardı.Bütün gün dışarıda olucaktım.Belki denize giderdik.Ama şu lanet olası zaman geçmiyor.Daha 2 ay var.Ne yapmalıyım bilemiyorum.Canım sıkılmıştı.Tam o sırada gözüm ders kitabına takıldı.Aldım elime şöyle bir sayfaları çevirdim.Son sayfalarda denizde yüzen bir çocuğun resmini görünce direk durdum.Mehmet Yaz Tatilinde isimli bir anı vardı.Bir tanede fotoğraf koymuşlar.Okuyasım geldi birden.Başladım okumaya.Anı öyle çok uzun değildi 1 sayfa falan işte.Mehmet amcalarıyla beraber Fethiye'ye gitmiş.Orda yüzerken de fotoğraf çekinmiş.Özet olarak yaz tatilini anlatıyordu.O kadar hoşuma gitmişti ki bu anı okuldan her gelişimde okumaya başladım.Zaman o kadar hızlı geçiyorduki.Bir anda yaz tatiline 1 hafta kalmıştı.Öğretmen son ödevimizi vermişti.Bir şiiri deftere yazacaktık o kadar.Süper bir şeydi bu.Okuldan gelince hemen balkonu kapısını açtım tabi önce şortumu giydim birde t-shirt çektim üstüme.Havalar sıcak.Yazın geldiğini hissediyorum.Tam akşam saatleri güneşin batmasına yarım saat var.Balkondayım hafif bir esinti çarpıyor yüzüme.Sayfalarda rüzgara dayanamıyor dönüyor.Silgimi kullanıp dönmesini engelliyorum o an dünyayı verseler değişmem hiçbir şeyi çok mutluyum.Sonunda yaz gelmişti.
   Bu hikayeyi neden anlattım.Aslında bu hikayede bir ilginçlik yok belki içinizde bu ne böyle ya diyeceksiniz.Ama demeyin.2 sebebi var anlatmamın.1.si o yazı beklerken 2 ay boyunca hergün okuduğum hikayenin bulunduğu kitabı annem komşuya vermiş.O çok güzel bir hatıraydı.Onu tekrar hatırladım ve kahroldum.O yüzden yazdım bu yazıyı.O kitabı bulup tekrar okumak isterdim amaaa.....2.si biz son çocuklarız 95-96 lılar olarak son mutlu çocuklarız.Teknolojinin en masum çocuklarıyız.Ateriler,akşam ezanına kadar dışarıda oynamalar,kolasına yada hava sıcaksa buz dondurmasına maç yapmalar.Maç bitince camiden su içmeler.Her şey ne kadarda güzeldi.Ama o zamanlar tekrar gelmeyecek.Geçti artık.